Çin Ekonomisinde Tüketici Fiyatları ve İç Talep Üzerine Gelişmeler
Çin’de Temmuz ayında tüketici fiyatlarının beklenenden daha fazla artması, büyük ölçüde mevsimsel faktörlerin etkisiyle gerçekleşti. Bu durum, iç talepteki durgunluğa dair endişeleri bir nebze olsun hafifletti. Ancak, Çin ekonomisinde daha geniş anlamda destek sağlanması için teşvik talepleri devam etmekte. Ulusal İstatistik Bürosu’nun Cuma günü açıkladığı verilere göre, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) bir önceki yıla göre %0,5 artış gösterdi. Bu artış, Bloomberg anketindeki %0,3’lük tahminin üzerinde gerçekleşti.
Daha derin bir analiz yapacak olursak, volatil gıda ve enerji maliyetleri hariç tutulduğunda, çekirdek TÜFE %0,4 artarak Ocak ayından bu yana en düşük seviyeye geriledi. Bu durum, genel talepte süregelen zayıflığın bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Mizuho Securities Asia Ltd. kıdemli Çin ekonomisti Serena Zhou, artan iç talep yerine olumsuz hava koşulları ve domuz eti fiyatları için geçen yıldan kalan düşük bazın, fiyat artışlarının başlıca itici gücü olduğunu belirtti. Zhou, “2024’ün ikinci yarısında eşgüdümlü mali ve parasal destek bekliyoruz.” dedi.
Çin ekonomisi, deflasyonist baskılarla mücadele etmeye devam ediyor. Ülkede, 1999’dan bu yana tüketici fiyatlarındaki en uzun düşüş serisi yaşanıyor. Zayıf tüketim ve yatırım talebi, elektrikli araçlar ve güneş enerjisi gibi sektörlerde yoğun fiyat savaşlarına yol açmakta. Bu durum, şirketlerin karlarına zarar verirken, tüketicilerin maliyetlerin düşmeye devam edeceğini düşünmeleri nedeniyle satın alımlarını ertelemelerine de yol açıyor. Cuma günü açıklanan veriler, fabrika çıkış fiyatlarının 2022 yılının sonlarında başlayan deflasyonist süreci genişlettiğini gösteriyor. Üretici fiyat endeksi, Haziran ayındaki düşüşe paralel olarak bir önceki yıla göre %0,8 geriledi.
Bu verilerin ardından offshore yuan değer kazandı, ancak Çin tahvil vadeli işlemleri geriledi. Gösterge 10 yıllık tahvil getirisi, devlet bankalarının getirileri yükseltmek için menkul kıymetleri aktif olarak sattığı bir haftada bir baz puan artarak %2,19’a yükseldi. Çin hisse senetleri de erken işlemlerde yükseldi; CSI 300 Endeksi %0,7 oranında artarken, Hang Seng China Enterprises Endeksi yaklaşık %2,4 yükseliş gösterdi.
Bu yıl ekonomide nadir görülen bir parlak nokta olarak nitelendirilebilecek ihracat, Temmuz ayında beklenmedik bir şekilde yavaşladı. Bu durum, küresel talebin soğuduğuna işaret ediyor ve iç talebi canlandırmanın önemini artırıyor. İktidardaki Komünist Parti’nin en üst düzey karar alıcıları olan Çin Politbürosu, yakın zamanda yapılan bir toplantıda, tüketici harcamalarını artırmayı daha büyük bir politika odağı haline getirme sözü verdi. Hükümet, hizmetlere daha fazla harcama yapılmasını teşvik etmek için 20 adımlık bir eylem planı hazırladı, ancak iç talebi canlandırmak için sunulan mali teşvikler oldukça sınırlı kaldı.
Çin Ekonomisinde Gelecek Beklentileri
Çin ekonomisi için öngörüler, zayıf tüketim ve yatırım talebinin devam etmesi durumunda, büyümenin yavaşlayacağı yönünde şekilleniyor. Uzmanlar, fiyat savaşlarının daha geniş sektörlere yayılabileceği konusunda uyarıda bulunuyor. Ayrıca, hükümetin alacağı ek önlemler ve teşviklerin, iç talebi canlandırmada ne kadar etkili olacağı üzerine tartışmalar sürmekte.
Özellikle, tüketici güveninin artması ve harcama eğilimlerinin yükselmesi, ekonominin toparlanmasında kritik bir rol oynayabilir. Ekonomistlerin çoğu, hükümetin daha fazla mali teşvik ve parasal destek sağlayarak tüketim harcamalarını artırma çabalarının önemini vurguluyor. Gelecek dönemde, işsizlik oranlarının düşürülmesi ve vatandaşların gelir seviyelerinin artırılması, iç talebi canlandırma açısından hayati öneme sahip olacaktır.
Sonuç olarak, Çin ekonomisinin karşılaştığı zorluklar ve iç talep dinamikleri, uluslararası piyasalarda da etkilerini gösterebilir. Bu nedenle, Çin’in ekonomik politikaları ve stratejileri, yalnızca yerel değil, küresel ekonomik dengeler üzerinde de önemli bir etkiye sahip olmaya devam edecektir.
