PIMCO Grup Yatırım Direktörü Daniel Ivascyn’in Görüşleri
PIMCO’nun Grup Yatırım Direktörü Daniel Ivascyn, ABD ekonomisinin, son yaşanan ekonomik gerilemelere rağmen yumuşak bir iniş gerçekleştirebileceğini ifade etti. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki zayıflayan mali durum, tahvil piyasasının stratejisini, daha fazla yabancı devlet borcunu kapsayacak şekilde değiştiriyor.
Ivascyn, Salı günü gerçekleştirdiği bir röportajda, önümüzdeki yıl içinde ABD’de resesyon olasılığının arttığını kabul etti; ancak önemli jeopolitik olaylar veya piyasa işlev bozuklukları dışında bunun önlenebileceği konusunda umutlu kalmaya devam etti. Federal Rezerv’in Eylül ayında 25 baz puanlık bir kesinti yapacağına ve sonraki toplantıların önemli karar anları olacağına dair öngörülerde bulundu.
Tahvil piyasası, geçtiğimiz hafta, resesyon korkularını artıran ve faiz indirimi beklentilerini değiştiren beklenenden zayıf ekonomik verilerin ardından ABD Hazine tahvillerinin değer kazanmasıyla önemli bir değişim yaşadı. Bu durum, bazı yatırımcıların faiz oranlarını düşürmek amacıyla potansiyel bir acil durum Federal Rezerv toplantısı hakkında spekülasyon yapmalarına yol açtı.
Ivascyn’e göre, Hazine tahvillerindeki yükseliş yalnızca ekonomik göstergelerle sınırlı değil; aynı zamanda özellikle İran’ın iki militan liderinin ölümünün ardından İsrail ve ABD’ye karşı misilleme tehdidinde bulunması gibi jeopolitik gerilimlere de bir tepki niteliğindeydi. Bu tür olaylar, Orta Doğu’daki büyük bir güçten gelecek karşılık beklentisinin arttığı bir ortamda meydana geliyor.
Son dönemde piyasalarda yaşanan gerileme, kredi spreadlerinin genişlemesine yol açarak şirket borçlarının devlet tahvillerine göre daha yüksek prim yapmasına neden oldu. Ancak, Ivascyn, düşük kaliteli şirket borçları için mevcut değerlemelerin cazip olmadığını ve PIMCO’nun şirket borç piyasasının daha güvenli segmentlerine daha fazla odaklanma kararı aldığını belirtti.
PIMCO, 1,9 trilyon dolarlık varlık yönetimi ile, müşterileri arasında ABD’nin mali durumuna ilişkin artan bir endişe gözlemliyor. Bu durum, firmayı daha düşük bütçe açığı olan ülkelerin devlet tahvillerine yatırım yaparak çeşitlendirme yönünde harekete geçirdi. Bu ülkeler arasında Avustralya, Yeni Zelanda, Birleşik Krallık ve Kanada gibi örnekler öne çıkıyor.
Ivascyn, ABD’nin mevcut mali durumunu “korkunç” fakat yönetilebilir olarak tanımladı; fakat artan kamu borcu seviyeleriyle ilgili bir hesaplaşmanın, piyasalarda Hazine tahvilleri için daha yüksek prim talep edildiğinde veya kamu borcuna hizmet etmenin maliyetinin önemli bir siyasi mesele haline geldiğinde ortaya çıkabileceği konusunda uyarıda bulundu.
PIMCO, ABD’nin karşılaştığı mali zorluklara yanıt olarak, ülke dışındaki yatırım alternatiflerini giderek daha fazla araştırma sürecine girmiştir.