Ümit Akçay’ın Yazısında Ekonomik Kriz ve Şimşek’in Koltuğu
Ekonomist ve Gazete Duvar yazarı Ümit Akçay, “Şimşek’in koltuğunu kim sallıyor?” başlıklı köşe yazısında mevcut ekonomik koşulları değerlendirirken, Türkiye’nin ekonomik gidişatında önemli değişimlerin yaşandığına dikkat çekiyor. Akçay, mevcut ekonomi programına alternatif öneriler sunulmadığı sürece, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in görevine devam edeceğini ve hayat pahalılığı krizinin etkilerinin orta ve düşük gelirli kesimlerin üzerine yüklenmeye devam edeceğini belirtiyor.
Ekonomik Göstergeler ve Kriz Eğilimleri
Akçay, yazısında Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu durumu anlamak için birkaç önemli göstergeden bahsediyor:
- Reel Kesim Güven Endeksi: Bu endeks, firmaların gelecekteki iş durumlarına dair beklentilerini yansıtır. Son verilere göre, firmaların gelecek üç ay içinde istihdama yönelik olumsuz beklentileri artmış durumda. Bu da işsizlik oranlarının yükselebileceği anlamına geliyor.
- İmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranı: Bu oran, sanayinin ne kadar etkin kullanıldığını gösterir. Son veriler, bu oranın düşüş gösterdiğini ve ekonomideki yavaşlamanın hızlandığını ortaya koyuyor.
- Konkordato İlan Eden Firmalar: Son zamanlarda, borçlarını ödemekte zorlanan firmaların sayısında bir artış gözlemleniyor. Bu durum, ekonomik daralmanın derinleştiğini ve firmaların sıkıntı içinde olduğunu gösteriyor.
- Hane Halkı Borç Verileri: Yüksek faiz oranları, hane halkının borç yükünü artırıyor. Alım güçleri düşen geniş toplum kesimleri, harcamalarını borçla finanse etme yollarını kaybetmeye başlıyor.
Bu verilerin bir arada değerlendirilmesi, Türkiye’nin ekonomik yavaşlamasının beklenenden daha hızlı gerçekleşebileceği ve işsizlik gibi sorunların daha da derinleşeceğine dair işaretler veriyor.
Tarım Sektöründe Artan Sorunlar
Akçay, traktörlerin hareketliliği üzerinden çiftçilerin artan rahatsızlıklarını da ele alıyor. Tarım sektöründeki sorunlar, çiftçilerin geçim kaynaklarını tehdit eden unsurlar haline gelmiş durumda:
- Girdi Fiyatlarının Yüksekliği: Çiftçiler, yüksek girdi fiyatları ile karşı karşıya kalırken, ürünlerini sattıkları fiyatların düşüklüğü, onları zor durumda bırakıyor.
- Artan Borçlar: Çiftçilerin borçları giderek artıyor ve bu durum, tarımdan uzaklaşmalarına neden oluyor.
- Piyasa Belirsizliği: Plansız bir şekilde piyasanın gidişatına bırakılmış olan tarım sektörü, birçok çiftçi için geçim kaynağı olmaktan çıkıyor.
Bu durum, çiftçilerin protesto eylemlerine yönelmesine neden oluyor ve tarımın geleceği konusunda endişeleri artırıyor.
İktidar Blokunda Değişim Gerekliliği
Akçay, Şimşek’in uyguladığı ekonomi programının, iktidar bloku içindeki güç dengesinin değişimini gerektirdiğini vurguluyor. Ekonomi yönetimindeki değişikliklerin, yalnızca bazı makroekonomik göstergelerle değil, aynı zamanda iktidar içindeki dinamiklerle de bağlantılı olduğu ifade ediliyor:
- KOBİ’lerin Durumu: Krediye erişim imkanı sınırlanan KOBİ’lerin durumu, ekonomik sıkıntıların artmasına neden oluyor.
- İhracatçıların Şikayetleri: TL’nin değer kaybetmesi ve yüksek faiz oranları, ihracatçıları da rahatsız ediyor.
- Esnaf ve Küçük İşletmelerin Sorunları: Ekonomik durgunluk, esnaf ve küçük işletmelerin de iş yapma kabiliyetini zorluyor.
Bu tür şikayetlerin artması, mevcut ekonomi programının sürdürülebilirliği konusunda soru işaretleri yaratıyor.
Sonuç ve Öngörüler
Kısa vadede, Akçay’a göre ekonomi yönetiminde bir değişiklik beklemek yanıltıcı olabilir. Kriz eğilimleri derinleşse de, mevcut ekonomik programa alternatif öneriler sunulmadıkça, Şimşek’in koltuğunu koruması muhtemeldir. Ekonomik zorlukların artması ve orta ile düşük gelirli kesimlerin üzerindeki yükün devam etmesi, Türkiye’nin ekonomik geleceği için önemli bir tehdit oluşturmaktadır.
Özetle, Türkiye’nin ekonomik durumu ve Şimşek’in durumu, sadece bireysel bir liderlik meselesi değil, aynı zamanda daha geniş bir ekonomik ve sosyal yapının sorgulanması gereken bir süreçtir. Bu süreçte, muhalefetin alternatif öneriler geliştirmesi ve ekonomik sorunlara yönelik somut çözümler sunması büyük önem taşımaktadır.
