1. Anasayfa
  2. Ekonomi
  3. Bloomberg: Gelecek 12 ay içinde “şiddetli siyasi çalkantı” olasılığı en çok Türkiye’de

Bloomberg: Gelecek 12 ay içinde “şiddetli siyasi çalkantı” olasılığı en çok Türkiye’de

Zeynep Aydın Zeynep Aydın -
63 0

ABD’de Siyasi İstikrarsızlık ve İç Çatışma Riski

Donald Trump’a yönelik suikast girişiminin ardından, ABD’de siyasi istikrarsızlık ve olası iç çatışma riski üzerine yapılan analizler, ülkenin karşı karşıya olduğu tedirgin edici bir durumu gözler önüne seriyor. Bloomberg Economics tarafından gerçekleştirilen bu analiz, ABD’nin önümüzdeki bir yıl içinde şiddetli siyasi kargaşa yaşama olasılığı en yüksek ülkeler arasında Türkiye ve Rusya’dan sonra üçüncü sırada yer aldığını ortaya koyuyor.

Analize göre, açık sivil kargaşa ihtimali %2,9 gibi düşük bir oranla belirlenmiş olsa da, bu oran 20 büyük ekonomi arasında kaydedilen en yüksek üçüncü oran. Bu durum, ABD’deki demokratik sistemin erozyona uğraması ve sosyal huzursuzluğun artmasıyla doğrudan ilişkilidir. Kanada, Almanya ve Avustralya gibi diğer demokratik ülkelerle karşılaştırıldığında, ABD’deki bu riskin iki katı kadar yüksek olduğu belirtiliyor.

Amerika’daki Huzursuzluk ve Toplumsal Dinamikler

Amerika'daki Huzursuzluk ve Toplumsal Dinamikler

Analiz, özellikle 6 Ocak 2021’deki Kongre Binası’na yapılan saldırı sonrası artan huzursuzluk korkularının ardındaki eğilimleri sayısal verilerle desteklemeyi amaçlıyor. Bu ruh hali, son dönemlerde popüler kültürde de sıkça işleniyor. Örneğin, ABD hükümetinin çöküşünü konu alan 2024 yapımı “İç Savaş” filmi gibi eserler, toplumsal kaygıları daha da derinleştiriyor. Trump’ın suikast girişiminin ardından yaşanan olaylar, bu korkuları daha da alevlendirmiş durumda.

Politikacılar da bu durumu körüklüyor. Örneğin, muhafazakar Heritage Foundation’ın lideri, “ikinci bir Amerikan Devrimi”nin “sol izin verirse” kansız olacağını belirtirken, Ohio’dan bir senatör, Trump’ın kaybı durumunda “ülkeyi kurtarmak için bir iç savaş gerekeceğini” dile getirdi. Bu tür açıklamalar, toplumda kaygı ve belirsizliği artırıyor.

Demokrasi ve Anokrasi Arasındaki Denge

Bloomberg Economics analizi, ABD’deki demokratik kurumların zayıflaması ve artan hizipçilik olgularının, iç çatışma riskini önemli boyutlarda artırdığına dikkat çekiyor. Analizin yazarlarından Nick Hallmark, “İç çatışma gibi nadir olaylara ilişkin tahminler yüksek derecede belirsizlik içerir,” diyor. Ancak bu belirsizlik, ABD’nin içinde bulunduğu durumu değerlendirmek için bir çerçeve sunuyor.

Model, iki ana değişkene odaklanıyor. İlk olarak, bir ülkenin yapısının demokrasi, otokrasi veya anokrasi olarak sınıflandırılması önemli. ABD, 2020 Polity Score analizine göre anokrasinin sınırında yer alıyor. Anokrasi, muhalif davranışlara bazı katılım araçlarıyla izin veren, ancak şikayetleri gidermek için mekanizmaların eksik olduğu bir rejimi tanımlıyor. Bu tür bir rejim, otokrasi ve demokrasi arasında belirsiz bir zemin oluşturuyor.

İkinci değişken ise, Kırılgan Devletler Endeksi’ni kullanarak sosyal gruplar arasındaki farklılıkları ve siyasi yapıdaki parçalanmayı ortaya koyuyor. Bu bağlamda, ABD’nin Endonezya gibi ülkelerle kıyaslandığında, yüksek gelirli demokrasiler olan Kanada ve Japonya’dan daha düşük bir puan alması dikkat çekiyor.

İç Çatışma ve Siyasi Şiddet

Bloomberg Economics, çatışmayı, iki hükümet dışı aktör veya bir hükümet ile bir hükümet dışı aktör arasında en az 25 kişinin ölümüne yol açan bir olay olarak tanımlıyor. Bu tür olaylar arasında, Haziran 2023’te Rusya’da yaşanan Wagner Grubu isyanı ve Myanmar’daki iç savaş yer alıyor. Ancak 6 Ocak’taki Kongre Binası isyanı, bu kriterlere uymadığı için dışarıda kalıyor.

Colorado merkezli bir araştırma kuruluşunun direktörü Monty G. Marshall, ABD’nin siyasi retorik düzeyinin, siyasi liderler arasındaki saygı eksikliğinin ve hızlı iletişim imkanlarının, iç çatışma riskini artırdığını belirtiyor. Marshall, “Bu tür iç savaş türü çatışmalar genellikle izole bireylerin küçük çaplı saldırılarıyla başlar,” diyor. “İnternet aracılığıyla sağlanan iletişim sayesinde bu tür olaylar oldukça hızlı bir şekilde tırmanabilir.”

Ekonomik Etkiler ve Sonuçlar

ABD, henüz yüksek borçlanma maliyetleri, düşük yatırımlar ve yavaş büyüme gibi istikrarsız ülkelerin maruz kaldığı ekonomik maliyetlerin en kötülerini hissetmiş değil. Ancak Hallmark, “Eğer kurumsal gerileme devam ederse ve siyasi şiddet artarsa, ABD’nin ekonomik performansı, Hazine için düşük borçlanma maliyetleri ve doların rezerv para statüsü bile garanti altına alınamaz,” şeklinde uyarıyor.

Sonuç olarak, ABD’nin mevcut durumu, yalnızca iç politikasıyla değil, aynı zamanda ekonomik yapısıyla da yakından ilişkilidir. Siyasi istikrarsızlık, ekonomik belirsizliği artırırken, toplumsal huzursuzluk da bu durumu daha da kötüleştirebilir. Bu nedenle, ABD’nin gelecekteki siyasi ve ekonomik durumu, daha fazla dikkat ve öngörü gerektirmektedir.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir