Federal Rezerv’in Faiz İndirimleri Üzerine Beklentiler
Federal Rezerv Başkanı Jerome Powell’ın Cuma günü yapacağı konuşma, yatırımcılar ve ekonomistler için büyük bir merak konusu. Fed’in borçlanma maliyetlerini yirmi yılı aşkın bir sürenin en yüksek seviyesinden aşağıya çekme aşamasında olması, Powell’ın yorumlarının piyasalarda önemli etkiler yaratacağı düşünülüyor. Yatırımcılar, faiz indiriminin zamanlaması, boyutu ve hızı konusunda her türlü ipucu arayışında. Özellikle Kansas City Fed’in Jackson Hole, Wyoming’deki yıllık toplantısında iki önemli yetkilinin açıklamaları, bu konudaki beklentileri daha da artırdı.
Toplantıda, bu yetkililer Fed’in yakın zamanda gevşemeye başlamasının uygun olduğuna inandıklarını belirttiler. Gevşeme sürecinin “kademeli” ve “metodik” olmasının gerektiğini vurguladılar. Bu, piyasalarda, Fed’in faiz indirimlerine Eylül ayında başlayacağına dair güçlü bir inanç oluşturdu. Yatırımcıların 17-18 Eylül toplantısında çeyrek puanlık bir indirim fiyatlaması yapması, bu beklentinin bir göstergesi. Ancak yıl sonuna kadar toplamda neredeyse bir puanlık bir indirim öngörülüyor olması, piyasalardaki belirsizliğin de altını çiziyor.
Yetkililerin Açıklamaları ve Piyasa Tepkisi
Boston Fed Başkanı Susan Collins, Bloomberg News ve Fox Business’a verdiği röportajlarda, Fed’in politikalarını gevşetmeye başladığında kademeli hareket etmesinin önemine dikkat çekti. Collins, ekonomide “büyük kırmızı bayraklar” görmediğini vurgulayarak, enflasyonu düşürürken sağlıklı bir işgücü piyasasını koruma hedefini önceliklendirdi. Collins, “Yakın zamanda politikayı gevşetmeye başlamayı uygun gördüğüm bağlam budur” şeklinde bir ifade kullandı.
Philadelphia Fed Başkanı Patrick Harker ise Jackson Hole’de Reuters ve CNBC’ye verdiği röportajlarda benzer ifadelerle, Eylül ayında faizleri aşağı çekme sürecinin başlatılması gerektiğini belirtti. Ancak Harker, önümüzdeki ay gerçekleştirilmesi muhtemel 25 ya da 50 baz puanlık bir hamlenin uygun olup olmayacağına karar vermeden önce daha fazla bilgiye ihtiyaç duyduğunu da dile getirdi. Bu belirsizlik, yatırımcıların dikkatini çekmiş durumda.
Fed Tutanaklarının Önemi
Merkez bankasının 30-31 Temmuz tarihli politika toplantısının Çarşamba günü yayınlanan tutanakları, “birkaç” Fed yetkilisinin geçen ay faiz oranlarını düşürmek için makul bir durum gördüğünü ortaya koydu. “Büyük çoğunluğun” 17-18 Eylül’deki bir sonraki toplantılarında gevşemeye başlamanın uygun olacağını düşündüğü belirtiliyor. Ancak Kansas City Fed Başkanı Jeffrey Schmid, henüz bir indirimi desteklemeye hazır olmadığını ifade etti. Bu durum, piyasalarda farklı görüşlerin varlığını ve belirsizliğin devam ettiğini gösteriyor.
Ekonomik Verilerin Etkisi
Çalışma İstatistikleri Bürosu, ABD’de bu dönemde yaratılan net yeni iş sayısının muhtemelen 818.000 aşağı yönlü revize edileceğini açıkladı. Bu büyük revizyon, yetkililerin ekonomiye ilişkin görüşlerinin değişip değişmeyeceği konusunda soru işaretleri oluşturdu. Schmid, “Bu büyük bir rakam olsa da, para politikası hakkında düşünürken izlediğim yolu gerçekten değiştirmiyor” dedi.
Collins ise son verilerin ekonominin genel olarak hala iyi bir yerde olduğunu gösterdiğini belirtti. Enflasyonun önemli ölçüde düştüğünü ve verilerin Fed’in %2’lik hedefine giden yolda daha fazla güven sağladığını ifade etti. İşsizlik oranı ise Temmuz ayında %4,3’e ulaştı. Ancak hala tarihsel olarak düşük bir seviyede ve işgücüne katılımın güçlü seyretmesi, ekonominin dayanıklılığına dair olumlu bir işaret.
İşgücü Piyasasındaki Gelişmeler
Collins, işe alımların yavaşladığını ancak işten çıkarmaların artmadığını, bu durumun ise düzenli bir şekilde soğuyan bir işgücü piyasasının resmini çizdiğini ifade etti. “Yeniden ayarlamanın önemli olmaya başladığını düşünüyorum, ancak bunu kademeli olarak yapmayı öngörüyorum. Önceden belirlenmiş bir yol yok,” dedi. Bu durum, Fed’in gelecekteki politikalarını şekillendirmek için daha fazla veri ve gözlem yapması gerektiği anlamına geliyor.
Yatırımcılar, Fed Başkanı Jerome Powell’ın Cuma günü yapacağı konuşma sırasında, politika yapıcıların ne kadar hızlı hareket etmeleri gerektiğine dair herhangi bir ipucu arayışında. Powell’ın açıklamaları, piyasalardaki hareketliliği ve genel ekonomik görünümü şekillendirecek önemli bir etkiye sahip olabilir.
