Türkiye Ayakkabı Sanayisinde İthalat ve Vergi Tartışmaları
Son günlerde, Türkiye ayakkabı sanayisinde yaşanan ithalat artışı ve vergi uygulamaları üzerine önemli tartışmalar gündeme gelmiştir. Ayakkabı Yan Sanayicileri Derneği (AYSAD) Başkanı Sait Salıcı, ithalatın önemli ölçüde yükseldiğini ve bu ürünler için referans fiyat uygulamasının gerekliliğine dikkat çekmiştir. Bu açıklamalar, Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten tarafından da desteklenmiştir.
Berke İçten, Türkiye’de yılda yaklaşık 5,5-6 milyar dolarlık bir ayakkabı üretimi gerçekleştirildiğini, ancak bunun yanında yalnızca 70-80 milyon dolarlık bir yan sanayi ithalatının bulunduğunu vurgulamıştır. Bu durum, sektördeki rekabetçi yapıyı olumsuz yönde etkilemektedir.
İthalat ve Vergi Sorunları
İçten, birçok yan sanayi ürününde uygulanan yüksek vergi oranlarına da dikkat çekerek, bu durumun sektör üzerindeki baskıyı artırdığını ifade etmiştir. Özellikle spor ayakkabı üretiminde Türkiye’nin global pazardan kopma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu söylemiştir. Örneğin, Çin ile işçilik maliyetleri arasındaki farkın yanı sıra, malzeme maliyetlerinde de önemli artışlar yaşanmaktadır. İçten, bir çift ayakkabı için malzeme fiyat farkının 3,9 dolara kadar çıktığını belirtmiştir.
Bu bağlamda, mevcut yüksek vergi oranlarının düşürülmesi gerektiğini savunan İçten, aksi takdirde birçok firmanın 2025 yılına kadar ayakta kalamayacağı uyarısında bulunmuştur. “Yüzde 20’den fazla bir kayıp ile yola devam ediyoruz” diyerek, sektörün ciddi bir krizle karşı karşıya olduğunu vurgulamıştır.
Devlet Desteği ve Sektörün Geleceği
İçten, emek yoğun sektörlerin bu dönemde ciddi bir destek ihtiyacı içinde olduğunu dile getirerek, devletin gerekli tedbirleri almadığı takdirde, ihracatın 800-900 milyon dolara gerileyebileceğini, üretim ve istihdamda ise yüzde 30-40 oranında kayıplar yaşanabileceğini belirtmiştir. Bu noktada, devletin sektöre yönelik alacağı önlemler büyük önem taşımaktadır.
İçten, ayakkabı sektöründeki vergilerin artırılmasına karşı olduklarını ifade ederek, aslında kendilerinin de son ürünlerde vergi artışına karşı durduklarını belirtmiştir. “Biz bakanlık ile 1-1,5 yıldır konuşuyoruz. Son üründe verginin artırılması değil, markaların Türkiye’de üretim yapmasına yönelik düzenleme bekliyoruz” demiştir. İçten, vergi artışlarının sektörü daha da zayıflatacağını, bu nedenle öncelikle global markaların Türkiye’de üretim yapmasına uygun bir zemin oluşturulması gerektiğini vurgulamıştır.
İçten, eğer bu çözümler işe yaramıyorsa, vergi uygulamalarının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Bu bağlamda, sektördeki tüm paydaşların bir araya gelerek ortak çözümler geliştirmesi gerektiği aşikardır.
Sonuç
Özetle, Türkiye ayakkabı sanayisinde ithalat ve vergi konuları ciddi bir tartışma konusu haline gelmiştir. Sektör temsilcileri, yüksek vergi oranlarının ve ithalatın sektörü olumsuz etkilediğini vurgulamakta ve devletin bu konuda acil önlemler alması gerektiğini ifade etmektedir. Aksi takdirde, bu durumun sektörde kalıcı hasarlara yol açabileceği ve birçok firmanın zor durumda kalabileceği öngörülmektedir.